TTB: Kriz yönetimi, eğitim ve planlama şart

Afet anlarında yaşanan bilgi kirliliği ve iletişim eksikliklerinin halk sağlığı için büyük risk oluşturduğuna dikkat çeken TTB, şeffaflık ve bilimsel bilgiyle yürütülen koordinasyonun önemine dikkat çekti.

BİA Haber Merkezi

TTB: Kriz yönetimi, eğitim ve planlama şart — Fotoğraf: AA

23 Nisan’da Marmara Denizi’nde meydana gelen 6,1 büyüklüğündeki depremin ardından bir açıklama yayımlayan Türk Tabipleri Birliği (TTB), İstanbul ve deprem riski taşıyan tüm bölgelerde sağlık sisteminin, eğitim altyapısının ve kentsel planlamanın acilen afetlere karşı dayanıklı hale getirilmesi gerektiğini vurguladı.

Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi verilerine göre, Silivri açıklarında 15,2 kilometre derinlikte meydana gelen deprem; İstanbul başta olmak üzere Edirne, Çanakkale, Bursa, İzmit, Yalova ve İzmir’de hissedildi.

Can kaybı yaşanmamış olması sevindirici olarak değerlendirilirken, TTB yaptığı açıklamada “ciddi bir uyarı” niteliği taşıyan bu depremin, afetlere hazırlık konusunda yapısal ve sistemsel eksiklikleri bir kez daha gözler önüne serdiğini belirtti.

Yalnızca binaların dayanıklılığı değil, kapsamlı bir risk analizi, nitelikli personel planlaması ve etkili kriz yönetimiyle güçlü bir sağlık sistemi inşa edilebileceğinin altı çizildi. TTB açıklamasında, “Afet sırasında sağlık hizmetlerinin kesintiye uğramaması, sağlık çalışanlarının güvenliği ve halkın doğru bilgilendirilmesi hayati önem taşıyor” denildi.

Depremin ardından yaşanan yoğun trafik, mobil iletişimdeki kesintiler ve toplanma alanlarının yetersizliği, yıllardır dile getirilen üç temel zafiyetin hâlâ çözülmediğini ortaya koydu. TTB, bu durumun halkın güvenliğe erişimini ve kurumların koordinasyonunu büyük ölçüde engellediğini belirtti.

“Eğitim yapıları da afetlere hazır olmalı”

Açıklamada ayrıca, depremler nedeniyle tatil edilen okulların yerine her türlü afette güvenle eğitim verilebilecek yapılar inşa edilmesi gerektiği vurgulandı.

TTB, sağlık çalışanlarının yalnızca kriz anında değil, öncesinde de afetlere hazırlıklı bir sistemin yapı taşları olduğunu hatırlatarak, toplum yararını gözeten bilimsel politikaların bir an önce hayata geçirilmesi gerektiğini vurguladı.

TTB Merkez Konseyi, açıklamasını şu çağrıyla sonlandırdı:

“İstanbul başta olmak üzere deprem riski taşıyan tüm bölgelerde sağlık, eğitim ve kentsel planlama altyapısının afetlere dayanıklı hale getirilmesi için gerekli adımlar derhal atılmalıdır. Halkın sağlık hakkına erişimi ve sağlık çalışanlarının güvenliği için bu bir zorunluluktur.”